Sanat tutkusunu hayata geçirdi!

Sanat tutkusunu hayata geçirdi!

Sayart Seramik atölyesi sahibi Oya Say, beş yıldır Sayart Seramik Atölyesi’nin sahibi olarak, seramik sanatına olan tutkusunu ve becerilerini, Mersin’deki seramik meraklılarıyla buluşturmaya devam ediyor.

GÜNAYDIN MERSİN

Başlangıçta eğitim amaçlı faaliyetler yürüttüklerini belirten Say, son zamanlarda üretim sürecine odaklandıklarını ifade ederken, atölyelerinde verdikleri eğitimlerin üretim sürecini etkilediğini ve verimliliği azalttığını vurguladı ve bu nedenle daha çok üretime yöneldiklerini söyledi.

Oya Say seramikle tanışmasını, kardeşi Melda Say’ın Heykeltraş olmasının etkisiyle başladığını ve seramik atölyesinde çalışarak bu mesleği ilerlettiğini söyledi.

Say, “Kardeşim Melda Say’ın bu mesleği öğrenmemede büyük etkisi oldu. Birlikte yaptığımız çalışmalar neticesinde seramik sanatının derinliklerine inmeyi öğrendim. Mersin’de seramiğe olan ilgiyi ve bu alanda bir boşluk olduğunu fark ettikten sonra, burada kendi atölyemizi açmaya karar verdik.  Çünkü seramik, bizim için en iyi seçenekti ve bizde bu alana yöneldik” dedi.

“GENİŞ BİR KİTLEYE ULAŞTIK”

Mersin’deki seramik pazarını değerlendiren Oya Say, seramiğin halk eğitim kursları sayesinde geniş bir kitleye ulaştığını ve bu durumun birçok yeni seramikçinin ortaya çıkmasına neden olduğuna dikkat çekti.

Say, “Ancak, bu genişleme kalite sorunlarına yol açtı. Son dört yıl içinde yüzü aşkın kişi seramik işi yapmaya başladı.  Bu durum kaliteli ürünlerin bulunabilirliğini zorlaştırdı ve müşterilerin kaliteli ürünleri ayırt edebilmesi gerekiyor” diye konuştu.

“STANTLARDA ÜRÜN SATIŞLARI DAHA ETKİLİ OLUYOR”

Atölye çalışmalarında genellikle toplu siparişler üzerine yoğunlaştıklarını belirten Say, kapı müşterisinin az olduğunu ve stantlarda ürünlerini sergilemenin daha etkili olduğunu söyledi.

Say, “Stantlarda ilgiyi artırmak için çalışmalar yapıyor,  ancak fiyatların yüksek olmasının bu ilginin önünde bir engel teşkil ediyor. Yüksek maliyetlerin seramik ürünleri, lüks bir ürün gibi görünmesine neden oluyor. Bu nedenle müşteri kitlesi sınırlı kalıyor” şeklinde konuştu.

“EL YAPIMI ÜRÜNLER HER ZAMAN BENZERSİZ VE KALİTELİ”

Say, “Fabrikasyon ürünlerle, el yapımı seramikler arasında fark var. El yapımı ürünler her zaman benzersiz ve kaliteli. Fabrikasyon ürünler, her birinin tam olarak aynı olma zorunluluğu bulunuyor. El yapımı seramikler her seferinde bir miktar farklılık gösteriyor ve bu da onları daha değerli kılıyor. El emeği bu farkı yaratma noktasında önemli.  Her bir ürün kendine özgü ve bu benzersizlik müşteriler tarafından takdir ediliyor” dedi.

”SERAMİKLE UĞRAŞMAK STRES ATIYOR”

Seramikle uğraşmanın kadınlar için stres atıcı bir etkinlik olduğunu ve meditasyon benzeri bir rahatlama sağladığını söyleyen Say, seramiğin kişisel huzur ve yaratıcı tatmin açısından büyük bir değer sunduğunu vurguladı.

Say,  seramiğin üretim sürecinde kişisel bağ kurmanın ve son haliyle ürünü görmenin tarifsiz bir mutluluk sunduğunu sözlerine ekledi.

“GELECEK HEDEFLERİMİZ ARASINDA MARKALAŞMAK VAR”

Gelecek hedefleri arasında markalaşmak ve kaliteli ürünler sunmak olduğunu belirten Oya Say, Sayart’ı güvenilir bir marka haline getirmek istediklerine vurgu yaptı.

Say, “Atölyemizde, kalite ve güvenilirlik  konusunda müşterilere güven vermeyi, onların buraya gelirken endişe duymadan kaliteli ürünler alacaklarından emin olmalarını sağlamak istiyoruz. Yavaş ama emin adımlarla ilerleyerek, markanın adını duyurmayı ve müşteri memnuniyetini artırmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.