Arslan’la resim ve sanat üzerine söyleyişi!
Mersin Sondakika

Arslan’la resim ve sanat üzerine söyleyişi!

Mersinli Ressam Züleyha Durkoç Arslan ile resim eğitimi ve sanat üzerine söyleşi.
Bu haber 2024-12-30 15:16:45 eklenmiş

 

Arslan’la resim ve sanat üzerine söyleyişi!

 

Mersinli Ressam Züleyha Durkoç Arslan ile resim eğitimi ve sanat üzerine söyleşi.

 

GÜNAYDIN MERSİN

 

Resim ve sanatın toplumların gelişmesinde her zaman öncü olduğuna dikkat çeken Arslan, bir toplumun en büyük vizyonunun sanat olduğunu ifade etti.

Son yıllarda resime ve sanata olan ilgiden dolayı bir araya geldiğimiz ressam Ressam Züleyha Durkoç Arslan, resim yapmanın ve sanatın yaşı olmadığını söyledi.

Günaydın Mersin: Bugün resim ve sanatla ilgili düşüncelerinizi almak için bir araya geldik. Bu konu hakkında kısa bir giriş yapar mısınız?

Ressam Züleyha Durkoc Arslan: Resim ve sanat üzerine konuşmak benim için her zaman büyük bir zevk. Sanat, insan ruhunun derinliklerine inen, duyguları ve düşünceleri ifade etmenin en güçlü yollarından biridir. Resim eğitimi ve çocukların sanatla tanışma süreci hakkında size bazı düşüncelerimi aktarmak isterim.

Günaydın Mersin: Çocuklar ne zaman resim yapmaya başlamalı?

Züleyha Durkoc Arslan: Çocuklar, genellikle 2 yaşından itibaren çizim yapmaya başlarlar. Bu yaş, çocukların el kaslarının geliştiği ve motor becerilerinin arttığı bir dönemdir. Ancak, resim yapma ve sanatla tanışma süreci, çok daha erken yaşlarda da başlatılabilir. Örneğin, bebekler 1 yaşına geldiklerinde parmak boyaları ve basit çizim araçları ile tanıştırıldıklarında, renkleri ve dokuları keşfetme şansı bulurlar. Bu tür etkinlikler, çocukların el-göz koordinasyonunu geliştirmelerine, yaratıcılıklarını teşvik etmelerine ve problem çözme yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olur.

Günaydın Mersin: Resim çocuklar için sadece öğrenilmesi gereken bir alan mıdır?

Züleyha Durkoc Arslan: Resim eğitimi çocuklar için yalnızca bir teknik öğrenme süreci değil, aynı zamanda bir keşif yolculuğudur. Çocuklar, çizim yaparak dünyayı nasıl gördüklerini ve hissettiklerini dışa vururlar. Bu, onların duygusal ve bilişsel gelişimleri için son derece önemlidir. Ayrıca, çocuklar sanatla erken yaşta tanıştıklarında, yaratıcılıklarını daha ileri yaşlarda da sürdürebilirler. Bu yüzden, çocuklara erken yaşta sanatla tanışma fırsatı sunmak, onların genel gelişimlerine büyük katkı sağlar.

Günaydın Mersin: Resim öğrenmenin belirli bir yaşı var mı?

Züleyha Durkoc Arslan: Resim öğrenmenin belirli bir yaşı yoktur. Her yaş grubunda bireyler resim yapmayı öğrenebilir ve sanatı keşfedebilirler. Çocuklar için resim yapmak, sadece teknik bir öğrenme süreci değil, aynı zamanda kendilerini ifade etme ve yaratıcı düşünme yeteneklerini geliştirme fırsatıdır. Bu süreç, çocukların sosyal ve duygusal becerilerini de destekler.

Yetişkinler için de durum benzerdir. Resim yapma süreci, bir yetişkinin kendini ifade etme biçimini, duygusal derinliklerini keşfetmesini ve yaratıcı düşünme becerilerini geliştirmesini sağlayabilir. Sanat, yetişkinlerin stresle başa çıkmalarına ve ruhsal denge sağlamalarına da yardımcı olabilir. Yani, sanatın yaşla sınırlı bir öğrenme süreci olmadığını, her yaşta kişisel tatmin ve gelişim için bir araç olabileceğini söyleyebilirim.

Günaydın Mersin: Sanatın hayatımızdaki rolü nedir? Sanatın toplumsal ve bireysel düzeydeki etkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Züleyha Durkoc Arslan: Sanat, insanlık tarihinin en temel ifade biçimlerinden biridir ve hayatımızın her alanında önemli bir rol oynar. Sanat, kültürel mirası ve değerleri aktarma, toplumsal bilinç oluşturma ve bireysel duyguları ifade etme konusunda güçlü bir araçtır. Sanat, bireylerin duygusal ve entelektüel derinliklerine inme imkanı sunar ve toplumsal sorunlara dair farkındalık yaratabilir.

Sanat, bireylerin kendilerini ifade etme ve dünyayı farklı bir perspektiften görme yeteneklerini geliştirir. Sanat yoluyla insanlar, içsel dünyalarını dışa vurabilir, düşüncelerini ve duygularını paylaşabilirler. Aynı zamanda sanat, toplumsal bağları güçlendirir ve farklı kültürlerin ve toplulukların ortak bir dil oluşturmasına yardımcı olur.

Toplumsal düzeyde sanat, empatiyi artırır ve toplumsal sorunlara dair farkındalık oluşturur. Sanat etkinlikleri, bireyler arasında anlayış ve ortak bir bağ kurma fırsatı sunar. Bu, özellikle çok kültürlü toplumlarda ve toplumsal sorunların ön planda olduğu dönemlerde büyük bir öneme sahiptir.

Bireysel düzeyde ise sanat, kişisel gelişimi destekler, ruhsal denge sağlar ve yaratıcılığı teşvik eder. Resim yapma süreci, bireylerin kendilerini ifade etmeleri, içsel dünyalarını keşfetmeleri ve duygusal rahatlama sağlamaları için önemli bir araçtır.

Günaydın Mersin: Sanat ve resim bireylere ne katar?

Züleyha Durkoc Arslan: Sonuç olarak, sanat her yaşta ve her birey için farklı bir anlam ifade eder. Bu yüzden, sanatla tanışmak ve onu hayatımıza dahil etmek, kişisel ve toplumsal gelişimin önemli bir parçası olabilir. Sanat, hayatımıza zenginlik katar ve bizi daha derin bir şekilde insan yapar.

Resim yapmak gerçekten de bir nevi psikoterapi olabilir ve bu konuyu anlamak, sanatın ruhsal sağlığa katkısını daha iyi kavramamıza yardımcı olabilir. İşte bu konuyu ele alan daha kapsamlı bir yazı:

Günaydın Mersin: Resim yapmanın insan üzerindeki etkileri nelerdir?

Züleyha Durkoc Arslan: Sanat, tarih boyunca insanlık deneyimlerinin ve duygularının ifadesi olmuştur. Resim yapmak, yalnızca estetik bir faaliyet değil, aynı zamanda bir tür psikoterapi olarak da işlev görebilir. Resim yapmanın, bireylerin ruhsal ve duygusal sağlığı üzerindeki etkileri, psikolojik ve nörobilimsel araştırmalarla desteklenen önemli bulgular sunmaktadır.

Günaydın Mersin: Sanatla insanlar zorlukları aşabilir mi?

Züleyha Durkoc Arslan: Resim yapmak, kişisel duyguların ve düşüncelerin ifade bulduğu bir alan sağlar. Bireyler, içsel dünyalarını ve yaşadıkları zorlukları resimler aracılığıyla dışa vurabilirler. Bu ifade biçimi, birkaç şekilde psikoterapötik bir etki yaratabilir. Resim yapmak, bireylerin karmaşık ve genellikle bastırılmış duygularını açığa çıkarmalarına yardımcı olabilir. Duyguların görsel bir forma dönüştürülmesi, kişinin bu duyguları dışa vurmasına ve işlemesine olanak tanır. Katarsis olarak adlandırılan bu süreç, duygusal rahatlama ve stresin azalması ile sonuçlanabilir. Resim yaparken bireyler, bilinçaltındaki düşünceleri ve duyguları keşfetme fırsatı bulurlar. Resimlerin analizi, kişinin kendisini daha iyi anlamasına, içsel çatışmalarını fark etmesine ve kişisel gelişimine katkıda bulunabilir. Bu süreç, kişisel farkındalığın artmasına ve kendine dair daha derin bir anlayışa ulaşılmasına yardımcı olabilir.

Sanat terapisi, ruhsal ve duygusal sağlık üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Yapılan araştırmalar, sanat terapisi ile bireylerin anksiyete, depresyon ve stresle başa çıkmada daha etkili olduklarını göstermektedir. Resim yapmak, bu tür sorunların yönetilmesinde yardımcı olabilir ve genel yaşam kalitesini artırabilir.

Günaydın Mersin: Resim yapmak bireyin yaratıcılığını artırır mı?

Züleyha Durkoc Arslan: Resim yapma süreci, beyin aktivitesini artırır. Özellikle yaratıcı düşünme ve problem çözme becerilerini destekleyen beyin bölgelerinde aktivite gözlemlenmiştir. Bu, bireylerin bilişsel işlevlerini geliştirmelerine ve duygusal dengeyi sağlamalarına yardımcı olabilir.

Sanat aktiviteleri, vücudun stres hormonlarını azaltabilir ve endorfin salgılanmasını teşvik edebilir. Endorfinler, doğal olarak ruh halini iyileştiren kimyasal bileşenlerdir ve bu nedenle resim yaparken kişisel rahatlama ve mutluluk hissi yaşanabilir.

Resim yapmak, beyin plastikliğini artırabilir, yani beynin değişen koşullara uyum sağlama yeteneğini geliştirebilir. Bu, bireylerin yeni deneyimlere açık olmalarını ve zihinsel sağlığı desteklemelerini sağlayabilir.

Günaydın Mersin: Resim yapmak veya sanatla uğraşmak bir nevi terapi midir?

Züleyha Durkoc Arslan: Sanat terapisi, profesyonel bir rehber eşliğinde uygulandığında, bireylerin psikolojik ve duygusal sorunlarına yönelik etkili bir terapi yöntemi olabilir. Terapi seanslarında, bireyler belirli teknikler ve yönlendirmeler kullanarak kendilerini ifade ederler. Bu süreç, kişinin duygusal iyileşmesine ve kişisel gelişimine katkıda bulunabilir.

Sanat terapisi, terapistlerin bireylerin duygusal ve psikolojik durumlarını anlamalarına yardımcı olmayı amaçlar. Terapistler, bireylerin sanat yoluyla kendilerini ifade etmelerini teşvik eder ve bu süreci destekleyici bir rehberlik sağlar. Bu tür bir terapi, kişisel içgörüler kazanmak, duygusal denge sağlamak ve yaşam kalitesini artırmak için etkili bir yol olabilir.

Sonuç olarak;  Resim yapmak, hem kişisel hem de terapötik düzeyde önemli faydalar sağlayabilir. Duygusal ifadeyi kolaylaştıran ve zihinsel sağlığı destekleyen bir araç olarak sanat, birçok insan için psikoterapiye benzer bir etki yaratabilir. Sanatın, bireylerin kendilerini ifade etmeleri, duygusal rahatlama sağlamaları ve kişisel farkındalık kazanmaları açısından değerli bir araç olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bu nedenle, resim yapmak ve diğer sanat faaliyetleri, ruhsal sağlığı destekleyen önemli bir araç olarak kabul edilebilir.

Günaydın Mersin: Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.

 


ETİKETLER :
Diğer KÜLTÜR - SANAT haberleri

En çok okunanlar

Copyright © 2025 Günaydın Mersin Gazetesi Tüm hakları saklıdır.
pendik evden eve nakliyatkartal evden eve nakliyattuzla evden eve nakliyatevden eve nakliyat
Gazetemiz MEİGDER Üyesidir
Meigder