DAMLA DAMLA TÜKENİYORUZ!

DAMLA DAMLA TÜKENİYORUZ!

22 Mart Dünya Su Günün’de dünyayı bekleyen en büyük tehlikeli olaylardan biri de su krizi.

Gıda Yüksek Mühendisi Öznur Tuna, “Damla damla tükeniyoruz” diyerek suyun önemine dikkat çekti.

GÜNAYDIN MERSİN

Tuna, iklimsel değişim ve küresel ısınma gibi etkenlerle su kaynaklarımızın hızla tükendiğini belirterek, gerekli ve yeterli önlemler alınmaması durumunda mevcut su stresinin yakın bir tarihte ciddi su krizlerine dönüşeceğine vurgu yaptı.

“SU, CANLILARIN YAŞAMINI SÜRDÜREBİLMESİ İÇİN HAYATİ BİR ÖNEME SAHİPTİR”

Tuna, suyun bize atalarımızdan miras değil, çocuklarımız ve gelecek nesillerden ödünç aldığımız kıymetli bir kaynak olduğunun altını çizerek, bu konuda harekete geçilmesi ve sürdürülebilir yöntemlerin uygulanması gerektiğini ifade etti.

Tuna, “Su, canlıların yaşamını sürdürebilmesi için hayati bir öneme sahiptir. Küçük organizmalardan en büyük canlı varlıklara kadar her şeyin hayatını sürdürebilmesi için su gereklidir. Ancak dünya genelinde su kaynakları hızla azalmaktadır ve suyun doğru kullanılması her geçen gün daha büyük bir önem taşımaktadır” dedi.

“DÜNYANIN %2.5’İ TATLI SUDUR”

“Dünya yüzeyinin yaklaşık üçte biri su ile kaplı olsa da, bu suyun yalnızca %2.5’i tatlı sudur ve bunun büyük bir kısmı kullanılamaz durumdadır” diyen Tuna, “ İnsan vücudunun %60’ı su ile yapılandırılmış olup, yaşamın devamı için vazgeçilmez bir kaynak olan su, birçok biyolojik fonksiyonu gerçekleştirirken, kirli maddelerin vücuttan atılmasında da kritik bir rol oynar” şeklinde konuştu.

DÜNYADA SU YETERSİZLİĞİ SORUNU

Tuna, “Günümüzde su kaynakları, hızla artan nüfus ve bilinçsiz kullanım nedeniyle tükenme noktasına gelmektedir. Türkiye’de, kişi başına düşen su miktarının 2030 yılında 1.120 m³/yıl olması bekleniyor. Bu, suyun giderek daha sınırlı hale geldiği ve su kıtlığının arttığı bir geleceğe işaret etmektedir. Dünya genelinde su talebi her yıl %1 oranında artmakta ve bu da su tüketiminde %20-30 oranında bir artışa neden olmaktadır” diye ifade etti.

Tuna, su döngüsündeki her bir damlanın, milyonlarca yıl önceki su ile aynı olduğunu ve bu nedenle her bir damlanın tasarruflu kullanılmasının büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

SU TASARRUFU İÇİN ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Tuna, “Su tasarrufu sağlamak için hem bireylerin hem de sanayi sektörlerinin çeşitli önlemler alması gerekmektedir. Evlerde kullanılan suyun tasarrufu için özellikle mutfak ve banyo kullanımına dikkat edilmesi gerekmektedir. Evde harcanan suyun %10'u mutfakta, %40'ı ise banyoda harcanmaktadır. Banyolarda tasarruf sağlamak için su tasarruflu duş başlıkları kullanılabilir. Ayrıca yağmur suyu biriktirme sistemleri, evlerin su tüketimini önemli ölçüde azaltabilir. Sanayi sektöründe de su tasarrufu sağlamak için çeşitli stratejiler geliştirilmiştir. İşletmeler, su kullanımını daha verimli hale getirebilmek için teknolojik gelişmeleri kullanabilir ve suyu geri dönüştürerek yeniden kullanabilirler. Özellikle su tasarrufu sağlayan üretim süreçleri ve makineler, sanayinin daha verimli bir şekilde çalışmasını sağlar. Ayrıca, sanayide suyun geri dönüşümlü olarak kullanılması, hem su kaynaklarının korunmasına hem de işletme maliyetlerinin düşürülmesine yardımcı olur” diye konuştu.

“SUYUN GERİ DÖNÜŞÜMÜ VE ÇEVREYE DUYARLILIK”

“Suyu daha verimli kullanmanın bir başka yolu da “gri suyun” değerlendirilmesidir” diyen Tuna, “ Gri su, tuvalet dışındaki evsel atık sularını ifade eder ve bu su, çeşitli arıtma işlemleriyle tekrar kullanılabilir. Özellikle fabrikalar, okullar, hastaneler ve büyük toplu konutlarda bu uygulama çevresel duyarlılık açısından önemli bir çözüm olabilir. Ayrıca, sanayi işletmeleri ve çiftliklerde, su verimliliği yüksek sulama yöntemlerinin kullanılması ve iklim koşullarına uygun tarım ürünlerinin yetiştirilmesi de su tasarrufuna katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

“SU TASARRUFU HEPİMİZİN SORUMLULUĞUDUR”

Tuna son olarak sözlerine şöyle devam etti, “Su, yalnızca bir kaynak değil, aynı zamanda hayatın devamı için kritik bir faktördür. Küresel su kriziyle mücadele etmek için suyu tasarruflu kullanmak, her birey ve her sektörün sorumluluğudur. Bu sorumluluk, sadece çevresel sürdürülebilirliği değil, aynı zamanda gelecekteki nesillerin temiz suya erişimini de güvence altına alacaktır. Su kaynaklarının tükenmesinin önüne geçmek için, toplumsal farkındalık oluşturmak ve su tasarrufu kültürünü yaymak büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, herkesin küçük ama etkili adımlar atarak su tasarrufu sağlaması, dünyamızın geleceği için hayati bir rol oynayacaktır.”