MTSO Başkanı Kızıltan’ın veda niteliğinde ki sitem dolu mesajı
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinin üzerinden 7 ay geçmesine rağmen, iç tartışmalar ve seçime dair polemik konusunda tartışmalar devam ediyor.
KEREM TÜRK
MTSO’nun 40. Nolu Genel İnşaat Sektöründen meclise girmeyi hak kazanan Başkan Ayhan Kızıltan, önceki gün-gece 115 meclis üyelerine “Çok değerli Meclis Üyesi kardeşim” başlıklı bir bilgi notunda, sitem ve duygu dolu bir “veda” mesaj attı.
Kızıltan Mesajında, “MTSO Yönetim Kurulu Başkanlığından düşsem bile, Mersin için mücadele etmeye devam edeceğim” dedi.
Bir kentin Ticaret ve Sanayi Odası, o kentin kalkınmasındaki lokomotif gücüdür. Ancak 137 yılık kurumsallaşma tarihine sahip MTSO’nun son seçimin üzerine 7 ay gibi bir süre geçmesine rağmen sular durulmuyor.
Başkan Kızıltan, geçmişte yol yürüdüğü bir arkadaşının firması ile seçime girmesi ve ardından ikinci kez MTSO Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçilmesi üzerine, polemikler devam etti.
MTSO’daki kriz gün geçtikçe derinleşti. Çözümsüzlük kenti yıpratacak hale geldi. Ne üzücüdür ki bu kentte, bu krizi çözecek bir abi çıkmadı.
Yazık! Mersin’e yazık!
Ağzını açan “Mersin sahipsizdir, iktidarlar Mersin’i es geçiyor” eleştirileri ile rant devşirmeye çalışanları merak ediyorum;
Sizler neredesiniz?
Tam 7 aydır bu kentin en önemli değerlerinden biri olan bir kurum “Parasız-pul” edildi.
Sizler ne kadar samimisiniz?
Son sözüm;
Tarih tekerrürden ibarettir, bir değerin değersizleştirmesine seyirci kalanlar, gün gelir değer olarak bildiği değerlerinin de yok oluşuna seyirci kalacak
İşte MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan’ın önceki gece kaleme aldığı sitem dolu “Çok değerli Meclis Üyesi kardeşim” başlıklı mesajı;
“Yaklaşık altı aydır MTSO çatısı altında birlikte çalışıp hizmet ediyoruz; bazılarınızla da beş yıldan fazla bir süredir birlikte çalışıyoruz.Sizlere karşı hep sevgi, saygı dolu, içten ve kucaklayıcı bir tutumla davrandım; hiçbir zaman kendi çıkarlarımı sizlerin üstünde tutmadım.MTSO kapısı açık, herkesin çok kolay girip çıkabildiği, Mersin’le bütünleşmiş bir kurum haline geldi. Ulusal Medya tarafından sık sık canlı yayın bağlantıları ile görüşleri alınan ender odalardan biri olmuştur.
MTSO’yu yönetirken bir felsefe koyduk ortaya, değişim yarattık, açık bir kurum haline geldik.
Cenazenize, düğününüze, iş yeri açılışlarınıza yetebildiğim kadarı ile katılıp sizleri yalnız bırakmamaya çalıştım. Bugün varız yarın yokuz; bu düstura göre yaşamayı, kimseyi kırmamayı, üzmemeyi ailemden öğrendim.
KIZILTAN soyadının nasıl bir soyadı olduğunu Mersin’de çok insan bilir; bu soyadımıza leke getirecek hiçbir davranışım olmadığına inanıyorum.
Kısa süreli de olsa ziyaret ettiğim bir yerden çıktıktan sonra arkamdan kötü konuşturmadım; MTSO’da da çok onurlu, kucaklayıcı, çıkar amacı gütmeden çalıştım. MTSO’dan ayrılırken de kimsenin arkamdan kötü söz etmeyeceğine inanıyorum.
Bu göreve gelmeden önce nasılsam, bu görevi sürdürürken de aynıyım, bu görevden ayrıldıktan sonra da aynı insan olacağım. Ben neysem oyum; ben kişiliğimi bu göreve gelmeden önce kazanmıştım, hazmetmiş biri olarak geldim ben bu göreve. Bunun farkında olmalısın.
Benim oda başkanlığı ya da herhangi başka bir unvana ihtiyacım yok, unvanım olmasa da ben pekâlâ bu kentte sayılan, sevilen ve sözüne itibar edilen bir insan olarak yaşarım elbette.
MTSO seçim süreçlerinde çok şey yaşadım, çevremde bana yakın gibi görünüp, benim desteğimi alan, benimle çalışan birçok insan bana çok üzüntü ve hayal kırıklığı yaşattı.
Pazarlıklara girmedim, yalnızca insanların sözünde durmasını istedim ve bekledim. Kimseyi taciz etmedim, ne hemşericilik yaptım, ne aracılar kullandım, ne siyasilerle ne de çıkarcılarla iş birliği yaptım. Sana gerçekleri anlatmam gerekiyor, benim başkanlıktan düşürülmemle ilgili bir plan işliyor biliyorsun ve bu Cuma günü yapılacak genel kurulda 40. Komitede seçimlere girdiğim şirketteki yetkim kaldırılacak dolayısıyla ben meclis üyeliğinden düşmüş olacağım.
Bir kere şunu bilmelisin; ekip arkadaşlarım bu seçimlerin çok zorlu geçeceğini tahmin ediyordu. En yakın ve inandığım ekip arkadaşımın çok samimi ve ciddi önerisi ile bir başka grupta olan başka bir şirketten de farklı bir komiteden seçimlere girmeye hep birlikte karar verdik. Bunu ben istemedim, bana yapılan ısrar sonucunda kabul ettim. Aklımda kötülük olsa daha farklı bir grupta benim başka bir şirketim vardı onunla girebilirdim, ama inan aklıma gelmedi bu işin içinde sonradan bir terslik yapılacağı. Sonuçta süreç işledi ve bir gruptan giremedim, ama arkadaşımın önerdiği şirketten başka bir komitede meclise girdim. Sonra Yönetim Kurulu seçimleri sürecinde olaylar gelişti ve bazı kişiler (isimleri bende saklı) bu Ayhan Kızıltan’ın artık devrilmesi gerekiyor diye devreye girip olayı bu duruma getirdiler. Seçim sonucunda ben Ayhan Kızıltan olarak, bin bir türlü entrikalara karşın kişi olarak yani şahsım olarak yönetim kurulu başkanı olarak seçildim.
Beni seçenler adıma oy verip seçtiler beni.
Beni devirmek isteyen çevreler belli ki benim MTSO’nun başında olmamı istemiyor.
Şunu bilmeni isterim, ben bir süre önce şirketin genel kurulunda beni temsil etmesi için yakın bildiğim ve bana bu şirketten de seçime girmem önerisini yapan arkadaşıma vekaletname vererek nasıl karar vermek istiyorsanız buyur vekaletnameyi dedim.
Üzücü olan ne biliyor musun? Yakın çalıştığım insanlar günlerdir Ayhan Kızıltan gidince yerine nasıl otururum ya da kimi oturturuz diye yaptıkları toplantılarda planlar yapıp toto oynuyorlar.
Buyursunlar yapsınlar, ben aslan gibi dimdik duran arkadaşlarımı biliyorum ve onlarla da gurur duyuyorum. Bu MTSO ele geçirilecek bir kale değildir; pazarlıklarla çıkar gruplarına teslim edilecek bir kurum asla değildir. Ben gitsem de kalsam da sahip çık MTSO’ya kardeşim.
Ben kalsam da gitsem de Mersin gündeminden beni düşüremezler; belki siyasi baskılar yapılabilir, belki işlerime zarar vermek isteyebilirler; kim bilir, ama ben her şeye hazırlıklıyım kardeşim. Ben daha güçlü bir şekilde hep Mersin gündeminde yer alacağım. Hayırlı geceler.” (Mersin Times)