Gerçekler!...
Bu günkü köşe yazıma Leonardo Da Vinci’den alıntı yaparak giriş yapmak istedim.
"Eşek olup geyik olduğunu sanan, hendeği atlarken gerçeğin farkına varır."
Gerçekten hala o kadar çok tipik insan var ki, hala kendi gerçekleri ile bir türlü yüzleşemiyor.
Tipik derken, her şeye duyarsız olan, sadece kendi iç dünyasını ve midesini düşünen insanlar…
Hayat sadece mide ile duyarsızlıklarla devam etmez. Hayatı, hayat yapan amaçlardır, umutlardır, hayallerdir..Siz hayal kurmayı bırakmışsanız, hayatta sizi bırakır. Nasıl ki bir mimar önce hayalindeki projeyi çizer ve sonra onu hayata geçirir ve geçirdiği projenin ne kadar mükemmel olduğunu sadece kendi değil, o projeye para yatıranlarda hayran kalır. Hayal ve umutta böyle bir şeydir. Hepimiz çok güzel bir yuvamız, güzel bir evimiz, birbirinden harika çocuklarımız, eğitimi süper, ekonomisi süper, yaşam standartları yüksek bir hayat isteriz. Bunun içinde önce inanmak gerekir…
Güzel bir yuva, sevgi ile oluşur..Kadın elinin değmediği yerde sevgi olmaz..kadının yüreğinin olmadığı yerde mutluluk olmaz. Kadının yer almadığı toplumlar gelişmez.
Halil Cibran’ın çok sevdiğim yazısından kısa bir şey paylaşarak, sevginin gücünü bir kez daha anlatmak istiyorum..
“Sarp ve kayalıklıdır sevginin yolları.
Ama içinize ateş düştü mü,?
İzlemekten geri durmayın.
Gerçi sözleri düşlerinizi darmadağın edebilir,
Ama sizinle konuştuğu zaman,
Yine de ona inanmamazlık etmeyin,
Çünkü başınıza tacı oturtacak olan da,
Sizi çarmıha gerecek olan da sevgidir.
Tıpkı püsküllerin mısırı sarışları gibi,
Sevgi de sizi kendisine sarar.
Soyunmanız ve önünde çıplak kalmanız için
Sizi zorlar,
Bembeyaz kesinceye dek evirir çevirir,
Acı verir canınıza.
Boyun eğdirinceye dek ezer, yoğurur sizi.
Sevgi tüm bunları başarır,
Yeter ki siz kalbinizin sırlarını öğrenin
Ve bu yolla hayatın yüreğinden bir parça olun.
Ama diyelim ki korkulara kapılmışsınız
Ve sevgiden salt bir huzur ve zevk bekliyorsunuz,
O zaman bir an önce çıplaklığınızı örtün
Ve sevginin zorlu düzeninden uzaklaşıp
Mevsimleri olmayan bir dünyaya sığının, daha iyidir.
Karşısındakine kendinden başka bir şey vermez Sevgi
Ve kendinden başka hiçbir şeyi geri almaz
Çünkü sevgi kendi kendini bütünler
Ve kendi kendine yeterlidir.
Sevginin kendini mutlu etmekten öte
Hiçbir arzusu yoktur…